Arka Oda Toplantısı

17. - 19. yüzyıllarda İstanbul Boğazı’nın Savunması
Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nden Belgelerle
Yrd. Doç. Dr. Sevgi PARLAK

Paylaş

27 Nisan 2017 / 18:30 Geçmiş Aktivite

İstanbul Boğazı, Asya ve Avrupa kıtalarını bağlayan, Akdeniz’in Marmara üzerinden Karadeniz’le bağlantısını sağlayan, yaklaşık 31 km. uzunluğundaki bir kanaldır. Stratejik ve ticari öneminden dolayı önemli bir geçit işlevi gören Boğaz, tarih boyunca çok sayıda saldırıya uğramış ve sıklıkla mücadele konusu olmuştur. Her iki yakasında, erken tarihlerden itibaren görülen yerleşimler ve savunma amacıyla ihtiyaca göre, farklı dönemlerde, çeşitli ʺtahkimatlarʺ (gözetleme kulesi, kale, tabya v.b.) inşa edilmiştir.

İstanbul’un fethine hazırlık döneminde (Yıldırım Bayezid ve II. Mehmed) inşa edilen kalelerin yanı sıra, 1600’lü yıllardan itibaren özellikle de IV. Murad döneminde (1623-1640) ve sonraki tarihlerde meydana gelen güvenlik problemleri nedeniyle Boğaz’ın iki yakasında çok sayıda tahkimat yapılmıştır. Bazıları halen mevcut, bir bölümü kısmen ayakta olan bu yapılar, askeri alandaki değişen teknolojiye bağlı olarak şekillenen yeni mimari form ve planlara Osmanlı döneminden ve coğrafyasından verilebilecek önemli örneklerdir.  

Başbakanlık Osmanlı Arşivi’ndeki, çoğunluğu 18. yüzyıla ait oldukça fazla sayıdaki belge, özellikle Boğaz’a kuzeyden gelen Kazak ve Rus saldırılarına dairdir. Ayrıca, Boğaz’ın tahkimatına, yaşanan güvenlik sorunlarına, buna yönelik alınan askeri tedbirlere (kale inşaatı, top döktürülmesi, karakol inşaatı v.s.), yapılan harcamalara, kale inşaatından sorumlu yerli ve yabancı mimar ve mühendis isimlerine dair önemli bilgiler sunmakta ve Osmanlı’nın 17.-19. yüzyıllardaki askeri mimarisine, savunma, silah ve askeri teknolojilerine ışık tutmaktadır. Konuşmada, İstanbul Boğazı’nı savunan tüm yapılar (kale, tabya, kule v.s.) tarihsel yönlerinin yanı sıra sanat ve mimarlık tarihi açısından da incelenecektir.

Etkinlik ücretsizdir, rezervasyon alınmamaktadır.